TC KAĞIT PARA KOLEKSİYONU:

*
BÖLÜM 1 - KAĞIT PARA KOLEKSİYONU NASIL YAPILMALIDIR;

Öncelikle bu işi sevmek ve bir yerinden, öyle veya böyle başlamak.. bu konu önemli. Koleksiyonu adabına uygun yapabilmek gerçekten zorlu bir uğraş, bilgi ve sabır gerektiriyor... Herşeye rağmen; Koleksiyonda zamanla eksikler tamamlandıkca keyfinede doyum olmuyor. Koleksiyonun, Toplamadan da farkı budur.
Koleksiyon; bir kültür olduğu gibi, iyi bir yatırım olduğuda unutulmamalıdır.


Paraların değerinden bir şey yitirmeden saklanabilmesi için, Mutlaka bu iş için hazırlanmış föyler ve albümü temin edilmelidir. Bu föyler asiti alınmış malzemeler olduğundan, paralar asırlarca ilk günkü kondüsyonlarında korunabilmektedir.

Yeni başlayan arkadaşların; en son emisyondan başlayarak, geriye doğru gitmesi daha uygun olur diye düşünüyorum. Hem maliyet açısından , hemde kolay bulunabilir olması bakımında daha az çaba gerektirmektedir. Bir faydasıda; bu süreçte iyi bir tecrübe edinilmesidir.

Yani, kondüsyon, fiyat vb. durumlardan, ucuz tarafından bilgi edinilir..!!!
1. ve 5. emisyon paralar nadir ve zor bulunur olmaları nedeniyle çok pahalı olup, paraların kondüsyonları hakkında iyi bilgi sahibi olmayanlar, ilerde tecrübeleri arttığında hüsrana uğrayabilirler. Bu nedenle kondüsyon tecrübelerini son emisyon paralar üzerinde artırmalarıdır.


Diğer bir önemli konuda piyasada ve bazı sitelerde satılmakta olan, her yıl yenilenen ve ait olduğu yıla ait fiyatları referans olarak belirten bir tane para katologlarından edinmektir. Bu kataloglar resimli, emisyonlarına göre ayrıntılı ve alım-satım fiyatlarınıza bilgi olabilecek düzeydedir. Koleksiyon mantığında çok yardımcı olacaktır.

Son olarak, koleksiyonerlikte biraz daha ileri sevilere ulaşabilmek için, paraların çil ve ona yakın olmasına dikkat edilmelidir. Bu yetenek zamanla gelişecektir. Acele etmeyin. Vede 6. emisyon ve yukarı emisyonlarda kesinlile çil para aranmalıdır. Litarütürde; bu emisyon paraların çil olmayanlarının koleksiyon değeri yoktur diye geçer. Dikkat edilmeli

1. ve 5. Emisyon paraların zamanında koleksiyoner sayısının azlığı ve iyi saklamasını bilen kişilerin az olması nedenleriyle, paraların kondüsyonlarının biraz düşük olması kabul edilebilmektedir.. Tabiki gönül çil bulabilmek ister..?

Harf serisi yapabilmek hem iyi bir nakit, hemde iyi zaman ayırma fedakarlığı ister. Ayrıca, Kişinin kendi seçimine bağlı olarak, Rakamların RADAR olanlarını ve başı 01- 90 RAKAMLILARINI bulup Koleksiyona koyabilmek, daha ileri bir düzey olup, çok sabır gerektirir. Çok daha Kaliteli ve değerli bir koleksiyona sahip olunabilir. Günümüzde; NADİR olan paraları koleksiyona koyabilmek, başlı başına bir külfet, ÇİL olanını bulabilmekte bir hayli zorlaştı..:)

TÜM KOLEKSİYON SEVENLERE, BAŞARILI RAST GELELER DİLEKLERİMLE...



BÖLÜM 2 - KAĞIT PARA KONDÜSYON DERECELENDİRME TABLOSU;

Ülkemizde kağıt paraların kondüsyonlarının belirlenmesinde çok büyük farklılıklar mevcut olup bu farklılıkları asgari düzeye çekebilmek için Dünya Standartları olan ve aşağıda Türkçe ve orjinali bulunan derecelendirme esas alınmıştır. Bu değerlendirmeleri iyi anlayabilmek için derecelerin tümünü okumakta büyük yarar vardır.

ÇİL, (ÇİL) [10]
Herhangi bir kullanım, katlama veya eskime söz konusu değildir. Harika bir şekilde korunmuş bu para, basımyeri, bankomat, piyasa ve kolleksiyonerce hiç kullanılmamıştır. Kağıt renk kaybı ve bozulması olmaksızın temiz ve düzgündür. Köşeler keskin ve sivridir, yuvarlaklaşma kesinlikle yoktur. Para kendi doğal parlaklığındadır. TC Merkez Bankası, paralarıın basımından sonra paraları para sayma makinasında saymakta, paketlemekte ve daha sonra tedavüle sunmaktadır. Bu nedenle sol üst köşeden tahmini 2-3 cm sağ tarafta oluşan minik kırıklar paraların çilliğini etkilememektedir. Bu paralar çil olarak kabul edilmektedir.

ÇİL ALTI, (ÇA) [9]
Paranın tam ortasında çok hafif bir kat izi gibi, zorlukla farkedilebilen kusuru vardır ancak kağıdın yüzeyini kıran (ezilme gibi) herhangi bir kusur yoktur. TCMB basım sonrası sayım kırığı hariç diğer bankaların sayma makinalarında meydana gelen kırık veya merkezde ince bir kat olabilir ancak ikisi aynı anda olamaz. Kağıt temiz ve orijinal parlaklığındadır. Köşeler yuvarlaklaşmamıştır.

ÇOK ÇOK TEMİZ, (ÇÇT) [8]
Çok az kullanılmış güzel bir para. En fazla üç taneye kadar ince çizik (çok hafif kırık) veya bir kuvvetli kırık mevcut olabilir. Kağıt temiz ve orjinal parlaklığındadır. Köşeler çok az yuvarlaklaşmış olabilir. Çiziğin kenarla buluştuğu noktada çok az bir yıpranma da olabilir.

ÇOK TEMİZ, (ÇT) [7]
Biraz daha fazla yıpranma ve kullanımın farkedilebileceği ama yine de güzel bir para. Yatay ve dikey birkaç çizik yani çok hafif kırıklar olabilir. Kağıt çok az kirlenmiş veya rengi hafif grileşmiş olabilir. Kağıdın kendisi düzgündür yani yumuşak (ezik) değildir. Çerçeve alanında yırtıklar olmasa dahi kenarlar hafif yıpranmış olabilir. Köşeler de yıpranmış olabilir ancak tamamiyle yuvarlaklaşmamıştır.

TEMİZ, (T) [6]
Kolaylıkla anlaşılabilecek şekilde tedavül görmüş bu para, birçok çiziklere, kırıklara ve büküklere sahip olabilir. Kağıt aşırı derecede kirli değildir ancak bazı yumuşamalar olabilir. Kenarlar paranın çok kullanılmış olduğunu belli eder durumda olup çerçevede ufak yıpranma yırtıkları olabilir. Yırtıklar çerçevededir, dizayn alanına kadar uzamaz. Çok fazla katlanmadan dolayı merkezde bir delik oluşmamıştır. Renkler belirgindir ama çok parlak değildir. Bir yada iki zımba deliği olağandışı yıpranma olarak sayılmaz. Genel görünüm hala istenen düzeydedir.

ÇOK İYİ, (ÇOİ) [5]
Hırpalanmış çok kullanılmış bir para olmasına rağmen hala eksiksizdir. Köşelerde daha da fazla yıpranma ve yuvarlaklaşma, çentikler (kertik) bulunabilir. Yırtıklar dizayn alanına kadar uzanabilir. Renk bozulması, boya lekesi olabilir. Aşırı katlanmadan ötürü merkezde bir delik oluşmuş olabilir. İğne yada zımba deliği olabilir. Kağıt yumuşak, gevşek olabilir ama hiçbir parça eksik değildir.

İYİ, (İ) [4]
İyice yıpranmış, çok kullanılmış bir para. Uzun zaman tedavül görmesinden dolayı, kalın birçok çizik ve kırıklar, boya lekesi, iğne-zımba deliği, kir, renk bozulması, kenar yırtıkları, merkezde delik, yuvarlaklaşmış köşeler gibi hasarlara sahip olabilir. Büyük parça eksiği bulunmaz. Kağıt üzerine şekil,resim vb. çizilmiş olabilir.

ORTA, (O) [3]
Tamamiyle gevşek, kirli, çok kullanılmış bir para. Büyük parçalar yırtık-pırtık şekilde olabilir. Yırtıklar daha geniş olabilir. Paranın belirsiz kısımları daha büyüktür.

ZAYIF, (Z) [2]
Birçok hasardan dolayı paçavra gibi olmuş, yıpranmış, lekeli, parçaları eksik, şekiller çizilmiş, daha büyük delikleri olan bir paradır. Parçaları bir arada bant tutuyor olabilir. Düzgün olmayan kenarlar kesilip düzeltilmiş olabilir.


BÖLÜM 3 - TC KAĞIT PARALARDAKİ FİLİGRAN FARKI;

Kağıt paralar (halk arasında bilinen adı), aslında bu paralar kağıt olmayıp pamuktan yapılmaktadır ve sahteliğe karşı bir çok önlemler alınarak basılmaktadır. Bunlardan biride filigran tabir edilen resimlerdir. Bu resimler (çok teknik bir konu ve yapımı sır gibi saklnmaktadır, ancak basitce anlatım) kalıpta su ile şekillendirilerek paralara işlenmektedir diyebiliriz. Bu nedenle, sahteliğe karşı önlemlerden biridir.

Ancak basım sırasında efsafını yitiren "diyelim" kalıplar, yenileri ile değiştirilerek basıma devam edilmektedir. Şimdiye kadar TC kağıt paralarda 5 tip Watermark (FİLİGRAN'a) rastlanmıştır.

Filigran farkları da bu nedenle oluşmaktadır diyebiliriz. Örneğin bir paranın basımına A Harfinden W1 ile başlanmış diyelim, B harfine geldiğinde Kalıp değiştirmesi yapıldığında filiğran değişir ve devam eder. Buna filigran fark olarak A w1 denir, diğerleri B den örnek K harfine W2 diyerek ayrılır.

Diğer bir durum, A harfi basılırken, diyelim A17 de kalıp değiştirmesi yapıldı, A18-A90 kadar devam eder ve A01-A17 arası, az olduğu ve fark edilene kadar harcandığı için bulunması zor değerli paralar olur. İkili olarak koleksiyona konur.

Ancak, Seri Numaraları aynı olan paralardaki değişikliğe çok nadir tesadüf ettiğinden ve fark edilerek çil olarak saklanması ancak, profesyonerler tarafından yapıldığı için koleksiyonculukta kıymetleri fazladır TAKIM olarak adlandırılır, TAKIM olarak kıymetlidir. Koleksiyona mutlaka Takım olarak konmalıdır. Tek olması eksiklik olarak değerlendirilir.

Bu bilgiler ışığında, Örnek olarak 7. Emisyon 500 Lira K 30 için şunları diyebilirim. Filigran değişikliği K30 520XXX İLE K30 521XXX Arasında tespit edilebilmiştir.

Diyelimki; K30 128467 ile K30 986843 elinizde varsa bu da bir takımdır ve nadirdir. Ancak filigran farkının değiştiği rakamlar, birbirine ne kadar yakınsa o kadar çok nadir ve değerli olurlar. Bu Takımlar; Etüt çalışmadır ve zamanında bulmak adına bir hayli uğraş gerekmiştir.

Artık Satıla satıla nerdeyse Tükenmekte olan bu takımlar, ilerde koleksiyon bilincinin daha çok artmasıyla ve bu tür bilgilerin de yaygınlaşması ile çok aranır olacaktır.!!

BÖLÜM 4 - KAĞIT PARANIN TARİHÇESİ;

Para icat edilmeden önce, deniz kabuğundan kıymetli metallere kadar çeşitli mallar değişim aracı olarak kullanılmıştır. Tarihi kayıtlara göre, M.Ö. 118 yılında Çinliler deri para kullanmışlardır. İlk kağıt para ise M.S. 806 yılında yine Çin’de ortaya çıkmıştır.

Batıda kağıt paraların basılması ve kullanılması 17 nci yüzyılın sonlarına rastlamaktadır. İlk kağıt paranın 1690’lı yıllarda Amerika Birleşik Devletleri’nde Massechusetts Hükümeti, İngiltere'de ise "Goldsmiths" ler tarafından basıldığı ve dolaşıma çıkarıldığı, 1694 yılında İngiliz Merkez Bankası ve daha sonra diğer ülke merkez bankalarının kurulması ile de yaygınlaştığı görülmektedir.

OSMANLI İMPARATORLUĞU'NDA KAĞIT PARA

1) Kaime

Osmanlı İmparatorluğu’nda ilk banknotlar idari, sosyal ve yasal reformların gündeme geldiği tanzimat döneminde tedavüle çıkarılmıştır. Banknotlar bu dönemde esas olarak reformların finanse edilmesi amacıyla basılmıştır.

İlk Osmanlı banknotları Abdülmecit tarafından 1840 yılında “ Kaime-ı Nakdiye-ı Mutebere ” adıyla, bugünkü dille “Para Yerine Geçen Kağıt”, bir anlamda para olmaktan çok faiz getirili borç senedi veya hazine bonosu niteliğinde olmak üzere çıkarılmıştır. Bu paralar matbaa baskısı olmayıp, elle yapılmış ve her birine de resmi mühür basılmıştır. Kaimelerin zaman içerisinde taklidinin kolayca yapılması ve kağıt paraya olan güvenin azalması nedeniyle 1842 yılından itibaren matbaada bastırılmasına başlanarak, el yapımı olanlarla değişimi sağlanmıştır. Osmanlı İmparatorluğu’nda 1862 yılına kadar çeşitli şekil ve miktarlarda kaime ihraç edilmiştir.

Osmanlı İmparatorluğu’nda, 1856 yılında İngiliz sermayesi ile kurulan Osmanlı Bankası “Bank-ı Osmani”, 1863 yılında Fransız ve İngiliz ortaklığında “Bank-ı Osmanii Şahane” adıyla bir devlet bankası niteliğini kazanmıştır. Osmanlı İmparatorluğu’nun sık sık Avrupa piyasalarından borçlanmak zorunda kaldığı dönemlerde İngiltere ve Fransa, devletten ziyade, kendi idaresi altındaki bu bankaya güven duymuş ve mali ilişkilerini bu banka kanalıyla yürütmeyi tercih etmiştir.

Osmanlı İmparatorluğu, Osmanlı Bankası’na hükümetin hiç bir biçimde kağıt para basmayacağı ve başka bir kuruma da bastırmayacağı taahhüdünde bulunarak, 30 yıl süre ile kağıt para ihracı imtiyazını vermiştir. Osmanlı Bankası ilk olarak 1863 yılında, istendiğinde altına çevrilmek üzere, Maliye Nezareti ve kendi mühürlerini taşıyan banknotları tedavüle çıkarmış, 1863-1914 yılları arasında da çeşitli şekil ve miktarlarda banknot ihraç etmiştir.

Yukarıda belirtilen taahhüt verilmekle birlikte, Osmanlı yönetimi Osmanlı Bankası ile anlaşarak, halk arasında "93 Harbi" olarak bilinen 1876-1877 Osmanlı-Rus Savaşı sırasında, savaş masraflarını karşılayabilmek amacıyla kaime ihraç etmiştir.

2) Evrak-ı Nakdiye

Birinci Dünya Savaşı sırasında Osmanlı Bankası hükümetin avans ve banknot ihraç isteğini geri çevirmiştir. Bu anlaşmazlık, Banka’nın savaş döneminde banknot ihraç ayrıcalığını kullanmayacağını açıklaması üzerine giderilmiş ve Osmanlı yönetimi, 1915 yılından itibaren altın ve Alman hazine bonolarını karşılık göstererek dört yıl boyunca, yedi tertipte toplam 160 milyon liranın üzerinde banknot çıkarmıştır. Bu banknotlar “evrak-ı nakdiye” adı altında Türkiye Cumhuriyeti’ne intikal etmiştir.

BÖLÜM 5 - CUMHURİYET DÖNEMİ BANKNOTLARI;

Osmanlı İmparatorluğu’ndan intikal eden evrak-ı nakdiyeler, Cumhuriyetin ilk yıllarında para bastırılamadığından, 1927 yılı sonuna kadar tedavülde kalmıştır.

Bir devletin egemenlik ve bağımsızlık sembolü olması nedeniyle, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde, 30 Aralık 1925 tarih ve 701 Sayılı “Mevcut Evrak-ı Nakdiyenin Yenileriyle İstibdaline Dair Kanun” kabul edilerek ilk Türk banknotlarının bastırılmasına karar verilmiştir. Bu kanun ile, mevcut evrak-ı nakdiyenin aynı nitelik ve miktarda kağıt para ile değiştirilmesi esas alınıp, paranın şekli ve basılıp değiştirilmesi gibi konuları düzenlemek üzere, Maliye Vekaleti’nden bir temsilcininin başkanlığında Ziraat, Osmanlı, İtibar-ı Milli, İş, Akhisar, Tütüncüler ve Akşehir bankaları ile Türkiye’de faaliyet gösteren diğer başlıca bankaların birer temsilcisinden oluşan bir komisyonun görevlendirilmesi hükme bağlanmıştır.

1) Birinci Emisyon (E1) Grubu Banknotlar

Dönemin Maliye Bakanı Abdülhalik Renda başkanlığındaki komisyon 9 aylık bir çalışma sonunda 1, 5, 10, 50, 100, 500 ve 1.000 liralık kupürlerden oluşan Birinci Emisyon Grubu banknotların basılması kararını almış ve basım işi, bir İngiliz firması olan Thomas De La Rue’ya verilmiştir. Bu banknotlar, filigranlı kağıtlara kabartma olarak basılmıştır.

Bu emisyon grubundaki banknotlar 1 Kasım 1928 Harf Devrimi’nden önce bastırıldığı için ana metinleri eski yazı Türkçe, kupür değerleri ise Fransızca olarak yazılmıştır.

İlk Türkiye Cumhuriyeti banknotları olan Birinci Emisyon Grubu banknotlar 5 Aralık 1927 tarihinde dolaşıma çıkarılmıştır. Tedavülde bulunan mevcut evrak-ı nakdiyeler ise, 4 Aralık 1927 tarihinden itibaren dolaşımdan çekilerek 4 Eylül 1928 tarihinde değerlerini yitirmişlerdir.

TÜRKİYE CUMHURİYET MERKEZ BANKASI'NIN KURULUŞU

Cumhuriyet Yönetiminin, banknot ihracı imtiyazının, kurulacak bir milli bankaya verilmesi konusundaki kararlılığı çerçevesinde, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nce 11 Haziran 1930 tarih ve 1715 sayılı Kanun ile Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nın kurulması kabul edilmiştir. Banka, gerekli hazırlıklar tamamlanarak 3 Ekim 1931 tarihinde faaliyete geçirilmiş ve banknot ihracı imtiyazı münhasıran Merkez Bankası’na verilmiştir.

2) İkinci Emisyon (E2) Grubu Banknotlar

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası kurulduktan sonra, harf devriminden önce basılan eski yazılı banknotlar, latin alfabesi ile basılmış yeni banknotlarla değiştirilmiştir.

Latin alfabesi ile hazırlanmış yeni banknotlar, 50 Kuruş, 1, 21/2, 5, 10, 50, 100, 500 ve 1.000 Türk Liralık olmak üzere 9 farklı değerde ve 11 tertipten oluşmaktadır. Söz konusu banknotlardan 50 Kuruşluk Almanya’da, diğerleri ise İngiltere’de bastırılmıştır.

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası tarafından dolaşıma ilk çıkarılan banknot olan 5 Türk Liralık banknotu da içeren İkinci Emisyon Grubu banknotlar, 1937-1944 yılları arasında tedavüle çıkarılmıştır.

İkinci Emisyon Grubu içinde hem Atatürk, hem de İnönü portreli banknotlar yer almaktadır.

İkinci Dünya Savaşı sırasında tedavüle verilmeyen banknotlar

Bu emisyon grubu içinde İngiltere’de bastırılan ancak, İkinci Dünya Savaşı sırasında banknotları Türkiye getiren geminin Pire Limanında hücuma uğrayıp batması sonucunda denize dökülen İnönü resimli 50 Kuruşluk ve 100 Türk Liralık banknotlar ile yine İngiltere’de bastırılan ancak, Londra’daki bir hava hücumu sırasında basıldığı matbaa zarar gören 50 Türk Liralık banknotlar dolaşıma verilmemiştir.

3) Üçüncü Emisyon (E3) Grubu Banknotlar

Tamamı İnönü portreli olarak bastırılan Üçüncü Emisyon Grubu banknotlar, 1942-1947 yılları arasında dolaşıma çıkarılmış olup, 2,50, 10, 50, 100, 500 ve 1.000 Türk Liralık kupürlerden oluşan 6 farklı değerde, 7 tertip olarak İngiltere, Almanya ve Amerika’da bastırılmıştır.

4) Dördüncü Emisyon (E4) Grubu Banknotlar

Sekiz emisyon grubu içinde en az farklı değerde banknotu ve tertibi bulunan Dördüncü Emisyon Grubu banknotlar 10 ve 100 Türk Liralık kupürlerden oluşan 2 farklı değerde, 3 tertip olarak Amerika Birleşik Devletleri’nde bastırılmıştır. 1947 ve 1948 yıllarında dolaşıma çıkarılan bu emisyon grubu banknotların tamamı İnönü portreli olarak bastırılmıştır.

5) Beşinci Emisyon (E5) Grubu Banknotlar

Beşinci Emisyon Grubu banknotlar, 2,50, 5, 10, 50, 100, 500 ve 1.000 Türk Liralık kupürlerden oluşan 7 farklı değerde, 32 tertip olarak basılmış ve 1951-1971 yılları arasında dolaşıma çıkarılmıştır.

Ülkemizde bir Banknot Matbaası kurulması çalışmalarına 1930’lu yılların sonlarına doğru başlanmış, ancak İkinci Dünya Savaşı’nın başlaması ile bu çalışmalara devam edilememiştir. 1951 yılında yeniden başlatılan Banknot Matbaası kurma işi 1958 yılında tamamlanmış ve aynı yıl banknot basımına başlanmıştır.

Beşinci Emisyon Grubu banknotların bir kısmı İngiltere’de, bir kısmı da ülkemizde basılmıştır. Halk arasında “Mor Binlik” olarak adlandırılan 1.000 Türk Liralık banknot da bu emisyon grubu içinde yer almaktadır.

Dolaşıma verilen banknotlar 1958 yılında Banknot Matbaası kuruluncaya kadar Amerika Birleşik Devletleri, İngiltere veya Almanya'da bastırılmış olup, Banknot Matbaası’nda basılan ilk banknot Beşinci Emisyon Grubu III. Tertip 100 Türk Liralık banknottur.

6) Altıncı Emisyon (E6) Grubu Banknotlar

Altıncı Emisyon Grubu banknotlar 5, 10, 20, 50, 100, 500 ve 1.000 Türk Liralık olmak üzere 7 farklı değerde, 18 tertipten oluşmakta olup, 1966-1983 yılları arasında dolaşıma çıkarılmıştır. Bu banknotlardan I. Tertip 20 Türk Lirası İngiltere’de, diğerleri ise Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Banknot Matbaası’nda basılmıştır.

7) Yedinci Emisyon (E7) Grubu Banknotlar

1979 yılından itibaren dolaşıma verilmeye başlanan Yedinci Emisyon Grubu banknotlar 2002 yılı itibariyle; 10, 100, 500, 1.000, 5.000, 10.000, 20.000, 50.000, 100.000, 250.000, 500.000, 1.000.000, 5.000.000, 10.000.000 ve 20.000.000 Türk Liralık olmak üzere 15 farklı değerde, 36 tertipten oluşmakta olup, banknotların tamamı Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Banknot Matbaası’nda basılmıştır.

E7 Emisyon Grubu banknotlar 01.01.2006 tarihinde tedavülden kaldırılmış olup, 1.1.2016 tarihinde değerini tamamen yitirecektir.

8) Sekizinci Emisyon (E8) Grubu Banknotlar

28 Ocak 2004 tarih ve 5083 sayılı “Türkiye Cumhuriyeti Devletinin Para Birimi Hakkında Kanun” gereğince, ülkemizde ilk kez gerçekleştirilen paramızdan 6 sıfır atma operasyonu kapsamında 1 Ocak 2005 tarihinden itibaren dolaşıma verilen Sekizinci Emisyon Grubu banknotlar 1, 5, 10, 20, 50 ve 100 Yeni Türk Lirası olmak üzere 6 farklı değerden oluşmakta olup, banknotların tamamı Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Banknot Matbaası’nda basılmıştır.

Cumhuriyetin kuruluşundan günümüze kadar 8 emisyon grubunda 23 farklı değerde, 120 tertip banknot dolaşıma çıkarılmıştır. İlk altı emisyon grubundaki banknotların tamamı ile Yedinci Emisyon Grubundaki banknotların bir kısmı değişik tarihlerde dolaşımdan kaldırılmış ve 10 yıllık zamanaşımı sürelerinin sonunda değerlerini yitirmiştir.

Faaliyete geçtiği 1958 yılından beri banknotlarımızın basımını sürdüren Banknot Matbaası, uzun bir deneyim süreci gerektiren banknot üretiminin orijinal kompozisyon ve kalıplarını da çağdaş standartlarda hazırlayarak dünya standartlarındaki E7 Emisyon Grubundan 1.000.000, 5.000.000, 10.000.000 ve 20.000.000 Türk Liralık banknotlar ile E8 Emisyon Grubundaki 1, 5, 10, 20, 50 ve 100 Yeni Türk Liralık banknotlarımızın her türlü tasarım, kalıp ve baskı işlemlerini tamamen kendi kadro ve donanım olanakları içinde gerçekleştirmiş olup, Paraların tamamında seri numaraları ilk defa bu emisyonda, arka yüzlerine basılmıştır.

9) Dokuzuncu Emisyon (E9) Grubu Banknotlar

TC MERKEZ BANKASI'nca E-8 Emisyon Grubu "Yeni Türk Lirası" banknotların, 1211 sayılı Kanun’un verdiği yetkiye dayanarak 1 OCAK 2010 TARİHİNDEN İTİBAREN TEDAVÜLDEN KALDIRILMASINA KARAR VERİLMİŞTİR.

4 Nisan 2007 tarihli ve 2007/11963 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı gereğince 1 OCAK 2009 tarihinde “YENİ” ibaresi kaldırılarak dolaşıma çıkarılacak olan E-9 Emisyon Grubu Türk Lirası banknotlar ile birlikte 1 Ocak 2009 ile 31 Aralık 2009 tarihleri arasında tedavül edecek E-8 Emisyon Grubu Yeni Türk Lirası banknotların tedavül mecburiyeti süresi 31 ARALIK 2009 GÜNÜ SONA ERECEK, 1 OCAK 2010 tarihinde işlemeye başlayacak 10 yıllık zamanaşımı süresi ise 31 ARALIK 2019 günü mesai saati sonuna kadar devam edecektir. On yıllık zamanaşımı süresince bu banknotlar Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası ve Türkiye Cumhuriyeti Ziraat Bankası şubelerinde değiştirilecek, 1 OCAK 2020 gününden itibaren ise değerlerini tamamen yitireceklerdir.

Dokuzuncu Emisyon Grubu banknotlar 5, 10, 20, 50, 100 ve 200 Türk Lirası olmak üzere 6 farklı değerden oluşmakta olup, banknotların tamamı Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Banknot Matbaası’nda basılmıştır. Bu emisyonun Arka yüzlerinin tamamında Ünlü Türk Büyüklerinin portreleri basılmıştır.